4 Ekim 2017 Çarşamba

Ayrıl da Gel

Gönderen Hazan Çıtlak zaman: 19:25
          Hiç at yarışı oynadınız mı? Ben bir aralar bayağı ilgiliydim. Burnumu sokmadığım bir halt kalmasın tabi. Ganyan bayiye gidip amcalarla çay içtiğimi bilirim. Hala hatırladıkça gülüyorum.
           At yarışı deyip geçmeyin. Öyle iddia'ya falan benzemez at yarışı. Emek ister, çalışma ister. Açarsın gazete ekini. Bir atı kestirirsin gözüne. Daha önceki derecelerine bakarsın. Çimde mi koşmuş kumda mı? Aynı jokeyle mi koşmuş? Daha önceki jokey kaç kiloymuş? Yorumları okursun. Böyle bir sıralama yaparsın. Hipodroma gidip "koş kızım" diye bağırmazsan hiçbir anlamı olmaz zaten. Benim gibi ufak paralarla oynuyorsan nadiren kazanırsın. Kazanmanın tadı anlatılacak gibi değildir zaten de benim asıl bahsetmek istediğim kaybetme kısmı. Kaybetmenin de, yanlış ata oynamanın da çeşitleri var çünkü.
         Alırsın gazete ekini, oturur çalışırsın. Çalışırken eğlenirsin. Ufak bir kupon yaparsın. Gidersin hipodroma. Hipodrom güzel bir yerdir. At sahipleri genelde kendilerini belli eder. Onları kesersin, "zenginliğin gözü kör olsun" dersin. Bir şeyler yersin. Sonra yarış başlar. Birinci ayak, ikinci ayak, üç... Devam ediyor. Son ayak başlar. Heyecan doruktakta. Tek ata oynamışsındır. Oynadığın at son ana kadar başabaş gider. Birinci mi ikinci mi olacak derken, kaybedersin. Kaybetmenin bile güzel olduğu nadir anlardandır. Tabi para için değil de benim gibi eğlence için oynadıysan. Amacına ulaşmışsındır. Heyecanı sonuna kadar yaşamışsındır. Harcadığın paranın hiçbir önemi yoktur gözünde. Mutlu mesut gidersin evine.
           Kaybedişin ikinci çeşidine gelirsek... Üç beş arkadaşın aynı atı tüyo verir sana. Yorumcular ağız birliği yapar. Ama sen bir türlü emin olamazsın. Saatlerce kafa patlatırsın. Senin kafanda başka bir at vardır çünkü. En sonunda "görürsünüz hepinizi yanıltacağım" diyerek yaparsın bir kupon. İş inada binmiştir ya. Senin atın koştuğu ayağa kadar çok ata oynarsın. Anlayacağın bu işe büyük para yatırırsın. Ve o ayak başlar. Start verilir ama o da ne? Senin at yarışa başlamaz bile. Senin inadın gibi at da inat eder. Jokey ne yapsa boş... Giden parana mı yanasın, emeğine mi yoksa insanların "biz demiştik" demesine mi bilemezsin. Eğlenmemişsin, heyecanlanmamışsın. Günün boşa gitmiş. Boynu bükük dönersin evine.
           Diyeceğim şu ki kaybetmek var, kaybetmek var... Yanlış ata oynamak var, oynamak var... Dileğim kayıpların bile arkasından "iyi ki" diyeceğimiz günlerimizin olması...

0 yorum:

 

Bir Garip Doktor Template by Ipietoon Blogger Template | Gift Idea