20 Eylül 2017 Çarşamba

Ev Hanımı

Gönderen Hazan Çıtlak zaman: 03:29
          Dünyanın en zor mesleği ev hanımlığı... Hiç saçmalama falan demeyin. Doktorluk falan halt etmiş yanında. Şu kısacık ev hanımlığı tecrübemle hayata bakışım değişti desem yeridir. O kadar çok boş zaman var ki şöyle mi baksam, amuda mı kalksam yoksa obua çalarken koşarak mı baksam diye düşünebiliyorum. Hele benimki gibi sürekli meşgul olmaya alışmış beyinler için tam bir dram söz konusu. Zavallıcık kafamın içinde dehşete düştü. Hasta yok, nöbet yok, sabahın köründe uyanacağım derdi yok, ne yapacağını şaşırdı.
           Halay dolu bir yılın ardından tus'da tam da hakettiğim gibi bir sonuç aldım. Bunun üzerine "artık dizi kırıp oturma zamanıdır" dedim. "Ohoooo intörnlük olmasa, nöbetler olmasa derece yaparım ben" laflarının ne derece boş olduğunu henüz bir ay dolmadan anladım. Sabah uyan kahvaltı, ders, spora git, gel, yemek, ders, yemek, tv izle ( favorim doktorlar, en azından hastane görüyorum), İstiklal marşı ve kapanış. Ertesi gün bir daha, sonra bir daha... Haksızlık etmeyeyim arada temizlik yapıyorum bir de markete gidiyorum. Durumu en dramatik hale getirense dolaplara sığmadığı için ekstra askılık aldığım kıyafetlerim... Askılarda çürüyorlarmış hissine kapılıyorum. En son ne zaman eşofman dışında kıyafet giydim fikirsizim. İyi ki spora gidiyorum. Yoksa duş bile almayacağım herhalde.
           Durumu abarttığımı düşünebilirsiniz. Ama bu yazılanlar tamamıyla büyük bir hayal kırıklığının eseridir. "Ben ev hanımı olmak istiyorum" diye isyan ettiğim günler dün gibi aklımda. Ne çıkartıyoruz buradan? En kötü iş bile işsizlikten iyidir. Sabah küfrederek gittiğiniz işinizin kıymetini bileceğiniz bir gün diliyorum. Ben mi? İşsizlikten kendimi doğramazsam hiçbir sorun yok.

0 yorum:

 

Bir Garip Doktor Template by Ipietoon Blogger Template | Gift Idea